Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyet'ini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur.
Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir.
İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır.
Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetln imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin!
Bu imkân ve şerait, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir.
İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler.
Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dagıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.
Bütün bu şeraitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hiyanet içinde bulunabilirler.
Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler.
Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır!
MUTLULUK Kimi istersen onu seç ama önce kendini seç ! Kendin için yaşa, kendin için sev, kendin için aşık ol. kendini beğen ve kendini dinle her zaman. Ancak o zaman bulabilirsin mutluluğun formülünü.. Düşün ki çok seviyorsun dans etmeyi. Ruhunu doyuruyorsun ve hayatının vazgeçilmezleri arasında. Öyleyse dans et, durma. kimsenin seni engellemesine izin verme. Sırf başkaları mutlu olacak diye oturma sandalyeye. Kalk ve ilerle pistin ortasına, sonra yorulana dek dans et. "Ne derler" diye düşünme. Bırak konuşsunlar.. Sen mutlu olacaksın ya gerisinin önemi yok! Kendini yollara mı vurmak istiyorsun? Bin ilk otobüse, nereye gittigine bile bakma, çık yola, ; Bir haber ver yeter. Nereye gittiğini soranlara ; "Kendime gidiyorum" de.. Kes dünyayla iletişimini, n'olur ki? Bir mola yerinde pilav üstü kuru yerken alacağın tadı düşün. Kayboluşlar insana kendini buldurur bazen. Geride kalanları unutma elbette, ama ; onlar da beklemeyi bilsinler.. Çok mu beğendin vitrindeki giysiyi? Al o zaman. Çok mini, çok frapan, çok renkli mi diyecekler? Bırak desinler. Sen kendine yakıştırıyorsun ya.. Bu yeter. "Bu da nereden çıktı diyenlere "kendim için, kendime aldım" deyiver gitsin.. Korkma iç bu gece. Sarhoş olmak istiyorsan ol. bul şişelerin dibini. Kim kötü düşünürse düşünsün. İç ve başla şarkı söylemeye. Bağıra, çağıra söyle hem de. Sen egleniyorsun ya ... Kendi besteni kendin yap, kendi sözünü kendin yaz söyle. "Bu şarkı da nereden çıktı " diyenlere "kendime yazdım"de. "kendim için söylüyorum"de.. Ne yaparsan, kendin için yap, kendini eğlendir önce. Sen mutlu ol ki; senin mutlulugun başkalarını da mutlu etsin. Mutsuzken, kimseyi mutlu edemezsin unutma! Ve sakın herkesi birden mutlu etmeye çalışma. Çünkü olmazlar... SEN MUTLUYSAN BU HERKESE YETER....!!!